Yazılarımda Hatay’ın Erzin ilçesindeki Yeşilkent Spor’dan sıklıkla bahsederim. Lisedeki Beden Eğitimi öğretmenlerinin maaşları, öğrencilerinin harçlıklarıyla katkı vererek kurdukları Yeşilkent Spor, bölgesel lig ve 2.Lig’deki şampiyonlukları ile 1.Lig’e kadar yükselmişti. Kulüp 3 yılda kenti tüm ülkeye tanıtmayı başardı. Türkiye’nin en çok narenciye yetiştiren ilçesi Erzin’de voleybol maçlarını izlemek için kent halkı salona akın ederdi. Kulüp, sadece şehri tanıtmakla kalmayıp, takımda oynayan gençlerin kulüp puanları ile üniversiteye girmesine, takımındaki iki oyuncuyu Oturarak Voleybol Milli Takımımıza gönderip, Avrupa Şampiyonluğu yaşamasına ve Millilik Bursu ile üniversiteye girmesine vesile oldu. Bu da alt yapıdaki sporculara örnek oluşturdu.
Hatay, 6 Şubat depreminde en büyük yıkım ve kaybın yaşandığı yer oldu. Deprem sonrası ücretsiz voleybol okulu açarak bölgedeki çocukların rehabilitasyonu için çalışan da yine bu kulüptü. Bu konuda Erzin Gençlik Spor İlçe Müdürü Hanifi Demirkıran kardeşimizin bir sözümle iki günde salonu hazır hale getirmesini, belediyenin ayarladığı servisle antrenmanlara gelen çocuklarımızı ve tüm antrenörlerin meşhur Hatay sıcaklarında aylarca çalışmalara destek verdiklerini de belirtmeliyim.
Deprem öncesinde kendi yağı ile kavrulan turuncu beyazlılar, depremden sonra oldukça zorlanmaya başladı. Şehrin simgesi olan narenciyeyi, PORTİ ismiyle peluş oyuncak haline getirip satarak gelir elde etmeye çalışan kulübünün, geçtiğimiz yılki tüm masrafları Erzin sevdalısı Abdullah Özmen tarafından karşılandı. Kulüp, tüm bu imkansızlıklara rağmen Play Off yarı finalini geçip finale yükseldi. Son maçta Efeler Ligi’nin kapısından döndü.
Bu sezon, ligde ilk hafta maçları oynanmasına rağmen henüz kadro oluşturamadığı için ilk maçına çıkamadı! Koskoca şehrin ileri gelenleri, kent halkının sosyalleştiği, ortak bir sevinç için omuz omuza geldiği voleybolun yaşaması için gereken desteği bir türlü toplayamadı.
Elbette deprem bölgesinin ihtiyaçları çok fazla. Barınma en doğal hak ve en büyük ihtiyaç. Sağlık, eğitim hemen arkasından geliyor. Ancak deprem yaşayan halkın en büyük motivasyonu olan spor ve voleybolun önemini sanırım bu kulüp kapanınca anlayacaklar. Gerçekten çok yazık!
Destek Şart
Türkiye’de özellikle erkek voleybolunun gelişimi bakımından ligde Ankara’nın doğusunu kapsayan B Grubu’nun çok önemli olduğunu söylerim hep. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Bölgelerimizdeki genç nüfusumuzun voleybola ilgisi arttıkça, uygun olmayan her türlü ortamdan uzaklaştıkları, internet ve madde bağımlılığı gibi tehlikelerden korundukları bilinen bir gerçektir. Her şeyden önce sağlıklı yaşam için voleybolun içinde olmanın, şehre deplasmana gelen takımlarından elde edilecek gelirin kent için ne denli önemli olduğunu söylemeye gerek bile yok. Ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntılardan kaynaklı durgunluk, sporu ve dolayısıyla voleybolu çok derinden etkiliyor. Pizza Hut Erkekler Voleybol 1.Ligi geçtiğimiz yıllarda iki grupta toplam 24 takımla oynanıyordu. Daha sezon başlamadan 6 takım lige katılamayacağını bildirdi. Bunun üzerine TVF, ligi 18 takımlı tek grup haline getirdi. Fikstür çekiminden sonra 3 takımın daha ligden çekilince bu sayı 15’e düştü. Önümüzdeki haftaya kadar destek gelmezse Erzin’in de devam etmesi imkansız. Böyle olunca takım sayısı 14’e düşecek. Lige devam eden takımların da tek gruplu ligde, mesafeleri uzayan deplasmanların masrafı, konaklama sayısının fazlalığı ve oyuncu bütçesinin yüksekliğini düşünce onları da mali bakımdan zor günlerin beklediği ortadır.
Sponsorluk Özendirilmeli
Bu bakımdan ülkemizde sosyal sorumluluk adına kaynak aktaracak tüm kişi ve kuruluşların zor durumda olan kulüplere destek olması şart! Destek olmak için memleketçilik, yatırım yeri vs gibi kriterler göz önüne alınmamalıdır. Amaç, ülkemizin gençlerinin voleybol oynayabilmesidir. Ayrıca devletimiz de vergi ve SGK primleri konularında destek vermeli, bu konuda teşvik edici uygulamaları başlatmalıdır.
Bugün de kulüplerimizi içinde bulunduğu bu durumdan ‘Haberiniz Olsun’ istedim.
Kalın sağlıcakla.