1970’lerin siyah-beyaz karelerinde özgüvenle başı dik, geleceğe umutla bakan gençler vardı. 2024’ün fotoğraflarında ise başları öne eğik, mutsuz ve umutsuz bir nesil… Bu fotoğraflar, yarım asırlık toplumsal değişimin bir aynası.
1970’lerin 19 Mayıs kutlamalarından bir kare: Genç kızlar mini şortlarıyla, saçları açık, başları dik ve gözleri geleceğe umutla bakan bir nesil. Siyah-beyaz bu kareler, Cumhuriyet’in modernleşme yolunda attığı cesur adımların simgesi gibiydi?
2024’e geldiğimizde, benzer bir 19 Mayıs kutlamasında çekilen bir diğer fotoğraf bambaşka bir tabloyu gözler önüne seriyor. Kimi öğrenciler başları eğik, ifadelerinde bir umutsuzluk ve karamsarlık var. Kimi ise, günlük önemsiz bir elbiseyi andıran kıyafetleriyle dikkat çekiyor. Bu iki fotoğraf yan yana konulduğunda, toplumun yarım asırda yaşadığı değişim daha net bir şekilde anlaşılıyor.
Bu görüntüler sadece bireysel tercihlerden ibaret değil; toplumsal ruh halimizi, değer yargılarımızı ve özgürlük anlayışımızı sorgulatan birer tarihsel belge niteliğinde. Bu iki fotoğraf, bize gençlerin umutları ve gelecekleri için nasıl bir toplum inşa ettiğimizi düşündürmek zorunda bırakıyor.
“Sizce Bu Değişimde Eğitim, Toplumun Değer Yargıları Ya Da Siyasal Atmosferin Etkisi Nasıl Oldu?”
“Toplumsal değişimlerin ve kültürel dönüşümlerin yıllar içinde nasıl farklı yansımalar yarattığını çok çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. 1970’ler, Türkiye’de modernleşme ve özgüvenin çok belirgin olduğu bir dönemdi. Kadınların mini şortlarla, başı dik, kendinden emin bir şekilde 19 Mayıs gibi milli bir bayramda yer alması, o dönemin gençlik ruhunu ve toplumdaki özgürlük havasını yansıtıyor.
2024’te ise, kutlamalar arasındaki bu kontrastı düşündüğümüzde, bireylerin duruşlarından ve ifadelerinden toplumun genel ruh halini okuyabiliyoruz. Daha fazla içe kapanıklık, mutsuzluk veya umutsuzluk görüntüsü, belki de toplumsal baskılar, ekonomik sıkıntılar veya gençlerin gelecek kaygısından kaynaklanıyor olabilir. Kapalı giyim tarzı ise, bireysel tercihlerle birlikte artan muhafazakârlaşma eğilimini gösteriyor.
Bu iki dönemi yan yana koyunca, aradaki farkın sadece kıyafetlerde değil, ifadelerde ve duruşlarda da kendini belli etmesi, üzerinde durulması gereken bir mesele.” Sizce bu değişimde eğitim, toplumun değer yargıları ya da siyasal atmosferin etkisi nasıl oldu?
Haber Merkezi: Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Beşiktaş Çınar Gazetesi)