DOLAR
34,0030
EURO
37,8554
ALTIN
2.820,23
BIST
9.577,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
25°C
İstanbul
25°C
Hafif Yağmurlu
Salı Hafif Yağmurlu
25°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
24°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
25°C
Cuma Yağmurlu
24°C
KİTAP

Güçlü Türkiye Platformu: Ülkenin Refahı İçin projeleri…

Güçlü Türkiye Platformu: Ülkenin Refahı İçin projeleri…
14.08.2024 19:28
0
A+
A-

FAALİYETLER

PROJELERİMİZ

Güçlü Türkiye Platformu olarak, ülkemizin refahı için çok sayıda projemiz bulunmaktadır.

Proje detayları için konu üzerine

SİVİL TOPLUM
ADALET
EKONOMİ
wergi
VERGİ
TARIM HAYVANCILIK
ÜRETİM
AİLE
EĞİTİM
SAĞLIK
BİLİM TEKNOLOJİ
GENÇLİK
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK
KÜLTÜR SANAT
SİYASET

EKONOMİ

Güçlü Ekonomi İçin Yeni Adımlar

Güçlü bir Türkiye için ekonomide zihniyet değişikliği yapıyoruz.

  1. Borçlanmaya Karşı Duruyoruz: Devletimize ve milletimize dayatılan sürekli borçlanma sistemine itiraz ediyoruz. Bu kurgusal borçlandırma tuzağını ortadan kaldırarak, devletimizin ve milletimizin çıkarlarını koruyacak yeni düzenlemeler getireceğiz.
  2. Fiyat İstikrarı: Fiyat istikrarını bozan en büyük etken, paranın istikrarsızlığıdır. Paranın borç olarak üretilmesi, ekonomik yapıyı borçlanma üzerine kurmuştur. Bu durumu değiştirerek, paranın değerini koruyacak ve fiyat istikrarını sağlayacak adımlar atacağız.
  3. Borç Ekonomisine Son: Borç ekonomisine kesinlikle karşıyız. Bu modelin sürdürülmesi, enflasyonla mücadelede başarısızlığa yol açar. Borç ekonomisini sona erdirerek, enflasyonu kontrol altına alacağız ve ekonomik istikrarı sağlayacağız.
  4. Üretim Odaklı Para: Paranın üretimini borçlanmaya değil, üretim şartına bağlayacağız. Bu sayede, ekonomik büyümeyi destekleyecek ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik edeceğiz.
  5. Planlı Ekonomi: Planlı ve bütüncül bir ekonomi modeli ile; serbest piyasa ekonomisi içinde devletin düzenleyici ve denetleyici işlevini güçlendireceğiz. Üretim ve istihdamın önündeki borç ve yüksek vergi maliyetlerini kaldırarak, Türkiye’nin kalkınarak büyümesini sağlayacağız.

ADALET

Güçlü Adalet, Güçlü Devletin Temelidir.

  1. Günümüzde adalet sisteminin ya hiç işlemediğini ya da çok yavaş işlediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ticari veya aile davalarında sürecin çok uzun ve yıpratıcı olduğuna sıkça tanık oluyoruz. “Geç gelen adalet, adalet değildir” sözü bu durumu özetliyor. Bu nedenle, halk olarak sorunlarımızı mahkemelere taşımadan kendi yöntemlerimizle çözmeye çalışıyoruz. Ancak bu durum, birçok hak kaybına ve çeşitli asayiş sorunlarına yol açmaktadır.
  2. Ne yazık ki, günümüzde adalet sistemi büyük bir çıkmazın içinde. Yargının siyasallaşması ve güçler ayrılığı prensibinin işlememesi, adalet sistemini çökme noktasına getirmiştir. Hükümetin, hâkim ve savcı atamalarından tutun, mahkemelerin kararlarına kadar ciddi baskı uyguladığına şahit oluyoruz.
  3. Medeni bir devlet, adalet sistemini ne kadar iyi yürütürse o kadar ilerleme kaydeder ve başarılı olur. Ülkemizde işlerin doğru yürümediği ve gelişim sağlanamamasının en önemli sebeplerinden biri, adalet mekanizmasının sağlıklı işlememesidir.
  4. Örneğin, Sayıştay devlet birimlerinin harcamalarını kontrol edemez hale gelmiştir. İhale yasaları defalarca değiştirilerek yönetmeliklere aykırı işler yapılmaktadır. Kamu alanında hukuksuz işe alımlar, yolsuzluk ve rant konularında ciddi şüpheler ve deliller olmasına rağmen herhangi bir soruşturma ve yargılama yapılmamaktadır. Milletvekillerinin dahi meclis kürsüsünden çaresizliklerini haykırdıklarını görmekteyiz.
  5. Devlet başkanının Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımadığını defalarca söylediğine şahit olduk. En son Instagram’ın kapatılması kararının mevzuata uygun olmadığını ve yürütmenin durdurulması açıklamasının Anayasa Mahkemesi web sitesinde yayınlanmasının ardından erişimin engellendiğini gördük.
  6. “Devletin dini adalettir” sözü, adaletin olmazsa olmaz bir konu olduğunu vurgular. Bir komutanın savaşı niçin kaybettiği sorulduğunda, barutun bittiğini söylemesi gibi, memleketimizin niçin bu halde olduğunu kısaca hukuksuzluk diyerek açıklayabiliriz.
  7. Bizler, Güçlü Türkiye Platformu olarak ülkemizin her konusuna hassasiyetle yaklaştığımız gibi, çözülmesi gereken sorunların başında gelen hukuk konularındaki yanlışlıklara kayıtsız kalmamız mümkün değil. Değerli hukukçu, akademisyen ve siyasetçilerle oluşturulacak komisyonlarda bu alanda ciddi çalışmalar başlatılacaktır.
  8. Komple hukuk sistemi elden geçirilerek yargı reformu yapılmalı ve evrensel normlarda bir adalet sistemi inşa edilmelidir. Bu memleket, yüz sene sonra tam bağımsız bir anayasa ve milli değerlerine uygun kanunlar yapmak zorundadır. Platformumuz, bu çalışmaları başlatarak milletimize en değerli hediyeyi vermek için elinden geleni yapacaktır.

VERGİ

Güçlü Vergi Sistemi Adil bölüşümü destekleyen ve sürdürülebilir bir vergi sistemi kuracağız. İşte planlarımız: Gelir Vergisi Muafiyeti: Anayasal hak olan “geliri olmayandan vergi alınamaz” ilkesini uygulayacağız. Zorunlu yaşam geliri sınırına kadar ücretli çalışanları vergiden muaf tutarak alım güçlerini artıracağız. Vergi Adaleti: Vergiyi zulüm aracı olmaktan çıkaracağız. Devlet, vergiyi ekonomide dengeleyici ve adil bölüşüm aracı olarak kullanacak. Vergi İndirimi: Üretim maliyetlerinin büyük bir kısmını oluşturan vergi mevzuatını yeniden düzenleyerek, kurumlar vergisini aşama aşama %10 indireceğiz. Adil Vergi Sistemi: Kazanmayandan vergi alınamaz. Vergi gelirlerini düşük oranlarla ödenebilir kılacağız ve adil bir vergi sistemiyle vergi kaçırmayı sıfırlayacağız. İstihdamı Destekleyen Vergi Politikaları: İstihdamı artırıcı vergi politikaları uygulayacağız. İstihdamı artıran firmaların üretim maliyetlerini desteklemek için eş zamanlı vergi indirimi yapacağız.

TARIM ve HAYVANCILIK

Güçlü Hayvancılık Sistemi

Yanlış istihdam politikaları nedeniyle köylerimiz boşalmış, nüfusun %94’ü şehirlerde yaşamaktadır. Bu durum, büyükbaş ve küçükbaş hayvan ithalatını artırmış ve toplumun et ile beslenmesini zorlaştırmıştır. İşte çözüm önerilerimiz:

  1. Köye Dönüş Projesi: Yeni hayvancılık sistemimizle köye dönüş projesini tam destekleyeceğiz. Hazine arazilerini aile çiftçilerimizin kullanımına açarak, köylerimizin yeniden canlanmasını sağlayacağız. Bu sayede hem kırsal kalkınmayı destekleyecek hem de şehirlerdeki nüfus yoğunluğunu azaltacağız.
  2. Küçük Aile Çiftçileri: Her bölgenin iklim ve coğrafi koşullarına uygun büyük ve küçükbaş hayvan üretimi için aile çiftçilerini destekleyeceğiz. Bölgesel kalkınma planları doğrultusunda, her aileye uygun hayvancılık modelleri sunarak, yerel ekonomiyi güçlendireceğiz.
  3. Veteriner ve Ziraat Mühendisi Desteği: Her köyde çiftçilik yapacak aileler için bir veteriner ve bir ziraat mühendisi istihdam ederek, prim destekli olarak küçük aile çiftçilerini destekleyeceğiz. Bu uzmanlar, hayvan sağlığı ve tarım teknikleri konusunda çiftçilere sürekli eğitim ve danışmanlık sağlayacak.
  4. Hayvan Besi Siloları: Hayvanların sağlıklı beslenmesi için maliyetine hayvan besi siloları oluşturacağız. Bu silolar, kaliteli yem teminini kolaylaştıracak ve hayvanların verimliliğini artıracaktır. Ayrıca, yerel üreticilerden temin edilecek yemlerle, yerel ekonomiye katkı sağlanacaktır.
  5. Faizsiz Üretim Kredisi: Süt ve et üretimi için aile çiftçilerimizin girdi maliyetlerini faizsiz üretim kredisi modeli ile bölge çiftçi kooperatifleriyle destekleyeceğiz. Bu krediler, çiftçilerin finansal yükünü hafifletecek ve üretimlerini sürdürülebilir kılacaktır. Ayrıca, kooperatifler aracılığıyla çiftçilerin pazarlama ve satış süreçleri de desteklenecektir.

Bu projelerle, hem köylerimizi yeniden canlandıracak hem de ülkemizin hayvancılık sektörünü güçlendireceğiz.

ÜRETİM

Güçlü Üretim ve Kalkınma, Güçlü Türkiye Demektir…

Üretimin Önemi

Kalkınmış ülkelerin ortak özelliği, yüksek üretim gücüne sahip olmalarıdır. Bu ülkeler, teknolojik ve bilimsel standartlara uygun, yüksek katma değerli ürünler üretirler. Üretim gücü yüksek olan ülkeler, hem endüstriyel hem de ulusal anlamda bağımsızdır. Gelişmemiş ülkeler ise yerli üretim güçleri zayıf olduğu için dışa bağımlıdır ve rekabet güçleri düşüktür.

Üretimin Faydaları

Üretim, özgürlüğün başlangıcı ve kalkınmanın yegâne yoludur. Üretim, milli gelirin artması ve işsizliğin azalması demektir. Ülkemiz, ithalata bağımlı olduğu için cari açık vermektedir. Yeraltı ve yerüstü zengin kaynaklara sahip olmamıza rağmen, üretim fakiri bir ülkeyiz ve dışa bağımlı ürün oranımız %70 civarındadır. Ürettiğimiz zannettiğimiz birçok ürünün parçası veya hammaddesi yurt dışından gelmektedir.

Üretimin Önündeki Engeller

  1. İstikrarsız Piyasa ve Öngörülemeyen Ekonomik Ortam:
    • Enflasyon, emtia fiyat artışları, tedarik zinciri darboğazları ve enerji dalgalanmaları üreticimizi zorlamaktadır.
    • TL’nin değer kaybı ve yabancı para birimlerindeki dalgalanmalar maliyetlerde öngörülebilirlik sorunları yaratmaktadır.
    • Hammadde ve ara mamullerin üretiminin teşvik edilmesi gerekmektedir.
  2. Üretim Alanları ve Fiziki Koşulların Yetersizliği:
    • Marmara bölgesinde sanayi parselleri bulma konusunda zorluklar yaşanmaktadır.
    • Arsa ve bina fiyatlarındaki artış nedeniyle uygun koşullarda üretim alanları tahsisi sağlanmalıdır.
    • Lojistik sorunlar çözülmelidir; karayolları taşıma ağırlığının hafif raylı sistemlere geçişi gerekmektedir.
  3. Mesleki ve Teknik Ara Eleman Açığı:
    • Meslek liselerinin yeniden yapılandırılması ve teknik eleman istihdamını özendirici tedbirler alınmalıdır.
    • Öğrencilerin mesleklere yönlendirilmesi gerekmektedir.
  4. Ulusal Üretim Stratejilerindeki Plansızlık:
    • Katma değeri yüksek ürünlerin yerli üretim hedefi verilmelidir.
    • Elektrikli otomobil ve savunma sanayi ürünlerinde olduğu gibi, stratejik ürün gruplarında yönlendirme ve teşvik olmalıdır.
  5. Hukuksal Eksikler ve Devlet Politikasındaki Yanlışlıklar:
    • Yatırım cazibesi sağlayacak mevzuatlar düzenlenmelidir.
    • Yerli üretimi koruyacak mevzuatlar ve gümrük politikalarında düzenlemeler yapılmalıdır.

Sonuç olarak;

Üretim seferberliği başlatarak istihdam sorununu çözmeli ve dışa bağımlılığımızı en aza indirmeliyiz. Üretmek, özgürlüğün başlangıcı ve kalkınmanın yegâne yoludur. Üretmek için çalışkanlık yetmez, dürüstlük de gereklidir.

GENÇLİK

Güçlü Gençlik Geleceğimizdir

Ülkemizin geleceği ve milletimizin umudu olan gençlerimiz için adalet ve güven içinde yaşanabilecek bir toplum hazırlamak, bizlerin en büyük görevidir. Bu bağlamda, milli duyarlılığı olan, inanç ve kültürel değerlerimize uygun gençler yetiştirmek ve bu gençlere milletimizin geleceğini güvenle emanet edebilmek öncelikli hedeflerimiz arasında yer almalıdır.

Toplum olarak kalkınmak ve medeni ülkeler seviyesine çıkmak için dürüst, ilkeli, çalışkan, sorumluluk sahibi ve vicdani hassasiyetleri olan aydın görüşlü bireyler yetiştirmemiz gerekmektedir. Ahlak ve erdem ilkeleri kazandırılmayan hiçbir genç, topluma fayda sağlayamaz.

Gençlik Sorunları ve Çözüm Önerileri

  1. Çocukluktan Yetişkinliğe Geçiş Sorunları: Gençlerin bu dönemde yaşadığı sorunlar, hayatın diğer dönemlerinden farklıdır. Erken ergenlik ve ergenlik döneminde ailede yapılan yanlış yaklaşımlar, ömür boyu onulmaz yaralar açabilir.
    • Çözüm: Ebeveynleri bilinçlendirme faaliyetleri ve ergen psikolojisi eğitim tanıtımlarıdır.
  2. Yanlış Eğitim Yapısı: Temel eğitimin ilk ve ikinci dört yıllık aşamalarında çocuğun mizaç özelliklerinin tespit edilmemesi ve yeteneklerinin keşfedilmemesi, ileri eğitim aşamalarında ruh yapısına uygun mesleki eğitim alamaması gibi sorunlar mevcuttur.
    • Çözüm: Milli eğitim politikalarının değişimi, mizaç eğitimi ve farkındalık çalışmalarıdır.
  3. Kuşak Çatışması: Toplumsal değişimle birlikte ortaya çıkan değerler ve değer yargılarındaki değişimler, gençler ve önceki kuşaklar arasında çatışmalara neden olmaktadır.
    • Çözüm: Ebeveynlerin bilinçlendirilmesi ve sosyal gelişim içerikli eğitimsel faaliyetlerdir.
  4. Eğitim Kalitesi ve Aidiyet: Ezbere dayalı eğitim sistemi, gençlerin arzu edilen kalitede eğitim alamamasına ve milli değerler açısından yetersizliklere yol açmaktadır.
    • Çözüm: Milli eğitim politikalarının değişimi, eğitim müfredatlarının geliştirilmesi ve eğiticilerin eğitimidir.
  5. Kültürel Yozlaşma ve Kimlik Bunalımı: İnternetin kontrolsüz kullanımı, gençlerin zihinlerinde telafi edilemeyecek tahribatlara yol açmaktadır.
    • Çözüm: Gençlik ve kültür politikalarının yeniden yapılandırılmasıdır.
  6. İstihdam ve İş Alanları Planlaması: Eğitim sonrası gençlerin iş bulamaması, önemli bir işsizlik riski yaratmaktadır.
    • Çözüm: Milli istihdam planlamasının geliştirilmesidir.
  7. Beyin Göçü: Yaşam kalitesi ve milli aidiyet bilincinin eksikliği, gençlerin batıya göç etmesine neden olmaktadır.
    • Çözüm: Ulusal ve stratejik planların gözden geçirilmesi, milli aidiyet bilincinin sağlanmasıdır.
  8. İstikbal Endişesi: Gençlerin evlenip iş bulma ve mutlu bir ülkede yaşama istekleri, ulusal refah seviyesi düşük olduğunda hayal kırıklığına yol açmaktadır.
    • Çözüm: Sosyal yaşam kalitesi ve milli kalkınma planlarının gözden geçirilmesidir.

Gelişmenin sınır tanımadığı bir dünyada, çağın gerçeklerinden uzak yaklaşımlarla sahipsiz ve kontrolsüz kalan gençliğimiz büyük bir dezavantaj içindedir. Hedef ve idealleri tam olarak olgunlaşmayan bu gençliğin, yarınların medeniyet yarışında toplumumuzu temsil edecek donanımda hazırlanması hepimizin sorumluluğudur. Gençlik sorunlarının tespiti ve çözümlerinde toplumumuzun tüm birimlerinin katkı sağlaması hayati öneme sahiptir.

Uygulanabilecek Etkinlikler

  • Geleceğin inşasını sağlayacak gençlik çalışmalarını geliştirecek programlar hazırlamak.
  • Dünyayı okuyabilen, neden-sonuç bağlantısını iyi kuran, düzenli analizler yapabilen bir gençlik için bilimsel çalışma ortamları oluşturmak.
  • Tüketimi esas alan bir gençlik yerine, üretim bilincini esas alan bir gençlik yetiştirmek.
  • Gençlerin yeni bilgi, beceri ve tutumlar geliştirmesine olanak tanıyan öğrenme fırsatları sağlamak.
  • Gençlik enerjisinin doğru kullanılmasıyla ilgili bilinçlendirici çalışmalar yapmak.
  • Gençlerin yetenekleri ve ilgi alanları ile ilgili kariyer planlamalarına rehberlik etmek.
  • Kültür ve sanat alanında gençliğin hayalleri ve duygularıyla örtüşen faaliyetlere katılımlarını sağlamak.
  • Bireylerin milli kimlik konusunda sorumlu olmasını sağlayacak aidiyet bilincini geliştirmek.
  • Gençlerin yeni karar alma süreçlerine aktif katılmalarına olanak sağlayan bireysel kapasitelerini geliştirmek.
  • Liderlik, takım çalışması, planlama ve karar verme, iletişim, problem çözme ve sorumluluk alma gibi yaşam becerilerini geliştirmeye yönelik faaliyetler yapmak.
  • Gençlerin benlik saygısına sahip ve kendine güvenli bireyler olması yolunda çalışmalar yapmak.
  • Kuşak çatışmalarını, toplumsal değişim ve kimlik oluşturma sorunlarını ortadan kaldıracak donanımlı programlar hazırlamak.
  • Aile bağlarının önemi konusunda bilinçlendirici çalışmalar yapmak.
  • Gençlerin sosyal farkındalık ve sosyal dayanışma duygusunu geliştirmelerine yardımcı olmak.
  • Sağlıklı yaşam ve ilk yardım konularında, alkol, sigara ve uyuşturucuya karşı verilen mücadele konusunda bilinçlendirici faaliyetler yapmak.

“Yarınlara umutla bakan bir gençliğin varlığı hepimizin sorumluluğudur.”

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK

Güçlü Şehircilik Sistemi

Betonlaşmaya, çarpık şehir yapılanmasına ve trafik keşmekeşine karşıyız. İşte önerilerimiz:

  1. Doğal Kentleşme: İnsanları toprakla buluşturan, bisiklet ve yürüme yolları içeren yatay ve yaygın bir kentleşme modeli sunuyoruz. Doğal yaşam hatlarıyla yeni bir şehir felsefesi oluşturuyoruz.
  2. Yeni Şehirler: Büyük şehirleri küçülterek yeni şehirler kurmayı hedefliyoruz.
  3. Yatay Şehir Anlayışı: Yeni şehirler yatay şehir anlayışına sahip olacak. Ahşap yaşam alanları ve bir aileyi besleyecek büyüklükte bahçelerle donatılmış yeni yaşam alanları kuracağız.
  4. Su Toplama Depoları: Yağmur suyunu toplayan ve su israfını önleyen su toplama depoları, yeni yaşam alanlarının ayrılmaz bir parçası olacak.
  5. Deprem Güvenliği ve Ulaşım: Yeni şehirler deprem kuşağından uzakta, düşük katlı olarak planlanacak. Şehir içi ulaşım elektrikli tramvay sistemi ile sağlanacak ve her mahallede spor alanları oluşturulacak

AİLE

Aile Toplumun Temel Yapı Taşıdır

Aile, toplumun temel yapı taşıdır ve günümüzde en çok zarar gören alanlardan biridir. Ailede yaşanan sorunlar, geleceğe umutla bakmamızı engelliyor. Bu konunun ciddiyetini fark etmek ve gündemimizin öncelikli maddesi haline getirmek büyük önem taşıyor.

Güçlü Türkiye Platformu olarak, aile ve gençlik konularında farkındalık yaratmayı ve çözüm yolları sunmayı hedefliyoruz.

Ailede Ekonomik Sorunlar

Ailelerin en büyük sorunlarından biri hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısıdır. Kira, enerji ve temel gıda ürünlerindeki fiyat artışları, aile bütçesini zorlamakta ve bu durum eşler arasında huzursuzluğa yol açmaktadır. Boşanma sebeplerine baktığımızda, ekonomik nedenlerin %30 oranıyla ikinci sırada yer aldığını görmekteyiz.

Boşanma Oranındaki Yükseliş

Boşanma sebeplerinin başında geçimsizlik ve eşler arasındaki sorunlar gelmektedir. Yanlış politikalar, aileyi hem maddi hem de manevi açıdan sarsmakta ve boşanma oranlarının artmasına neden olmaktadır. Boşanan ailelerdeki çocukların yaşadığı travmalar, toplum yapısını olumsuz etkilemektedir.

Evlilik Sayısındaki Düşüş

Ekonomik sebepler, gençlerin aile kurma isteklerini olumsuz etkilemektedir. Evlilik yaşındaki artış, aşırı artan maliyetler ve hayat pahalılığı gibi nedenlerle belirgin hale gelmiştir. Ayrıca, boşanma durumlarında erkeklere ağır tazminat ve süresiz nafaka sorumluluğu, erkeklerin evlilik sorumluluğu alma cesaretini olumsuz etkilemektedir.

Nüfus Artışındaki Azalma

Yukarıda bahsedilen sebepler, nüfus artışının düşmesine yol açmıştır. Ülkemizde yıllık nüfus artış hızı %4,2-3,8 seviyelerinden %1,4 seviyelerine düşmüş ve neredeyse AB ülkeleri ortalaması olan %1,2 seviyelerine yaklaşmıştır.

Aile Kanunlarındaki Çarpıklık (6284 Yasa)

6284 Yasa, kadınlara sağlanan hakları genişletme amacıyla yola çıkılmış olsa da, Türk aile kültürüne uygun olmayan sonuçlar doğurmuştur. Bu yasa, evlilikleri olumsuz etkilemiş ve özellikle erkeklerin evliliklere yaklaşımında cesaretlerini kırmıştır. Kadının beyanı esastır gibi maddelerle evden uzaklaştırma durumları, kadın cinayetlerinde artışa sebep olmuştur.

Aile Yapısını Etkileyen Yayınlar

Son yıllarda teknolojideki gelişim ve dijital mecralardaki faktörler, aile yapısı açısından dezavantajlı yönler getirmiştir. Aile bireyleri arasındaki doğal iletişim bozulmuş, gereksiz kişilerle iletişim kolaylaşmış ve eşler arasındaki diyalog zayıflamıştır. Medyada uygunsuz içerikler ve kültürel değerlere uymayan yayınlar, aile bireylerinin yapısını olumsuz etkilemektedir.

Sonuç

Sosyal yaşamı iyileştirme sorumluluğu, halka en iyi hizmeti sağlaması gereken kurum olan ülke yönetimindedir. Ancak, bu konuda sorumluluğunu yerine getiremeyen iktidar, birçok bekar bayanlardan seçilen Aile Bakanları ile konunun hâkimi olamamış ve küresel yapının dayatması ile yanlış politikalar üretmiştir. Ailenin yapısını etkileyen tüm sorunları ele alıp çözecek yeni bir iradeye acilen ihtiyaç vardır. Gelecek neslimizin, en değerli varlıklarımız olan evlatlarımızın yetiştirildiği toplumun çekirdeği olan aile ocağı her açıdan korunup gelişimi desteklenmelidir. Bu bilinç ve sorumlulukla toplumun tüm birimlerine ayrı sorumluluk düşmektedir.

Aile Yapısını Geliştirecek Uygulamalar

Gelişmiş toplumlar, mutlu ailelerden ve sağlıklı yetişen bireylerden oluşur. Özellikle evlilik öncesi Aile Okullarında sertifika programları düzenlenmesi zorunlu hale getirilmelidir. Bu tür eğitimler, kamu kurumlarında yaygınlaştırıldığı gibi sivil toplum kuruluşlarının da katkısıyla sosyal yaşamda mutlu aileler ve sağlıklı bireyler yetiştirilmesi geleceğe yapılacak en değerli yatırımdır. Platformumuz bu konuları öncelikli başlıklar olarak değerlendirecektir.

  • Evlilik Öncesi Aile Okulu
  • Eş Seçimi
  • Aile Bilinci
  • Eş Bilinci
  • Mutlu Aile
  • Ebeveyn Eğitimleri
  • Hamilelik Süreçleri
  • Çocuk Yetiştirme ve Davranış Geliştirme
  • Ergen Psikolojisi
  • Mizaç Haritası
  • Aile İçi İletişim Becerileri
  • Sorun Çözme Kültürü
  • Sevgi Faktörü
  • Aile Sağlığı

EĞİTİM

Güçlü Eğitim Sistemi

Eğitimde köklü değişiklikler yaparak, öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin hak ettiği değeri görmesini sağlamak istiyoruz. İşte hedeflerimiz:

  1. Diploma Güdümlü Eğitime Karşıyız: Öğrenciyi müşteri, öğretmeni iş adamı, okulları ticarethane gören zihniyete karşı duruyoruz.
  2. Doğal Eğitim Sistemi: Her öğrenciyle birebir ilgilenen, doğal bir eğitim sistemi kurmayı hedefliyoruz.
  3. Mizaca Göre Eğitim: 12 yıllık zorunlu eğitimi kaldırarak, ilkokuldan sonra mizaca uygun eğitim modellerini hayata geçireceğiz.
  4. Meslek Okulları: Diplomalı işsizler ordusuna son vereceğiz. Meslek okulları açarak eğitimi üretimle birleştirecek, gençlerimizi meslek sahibi yapacağız.
  5. Bağımsız Bilişim ve Teknoloji: Bilişim ve teknolojide küresel sisteme bağımlı olmaya itiraz ediyoruz. Yüksek ödüllendirme teşvikleri ve açık kaynak yaklaşımı ile kendi kendine yeten bir yapı öneriyoruz.
GELİN BİZE KATILIN

Güçlü Türkiye için algımızı yeniden şekillendirmemiz gerekiyor. Güçlü Türkiye olarak öne çıkmalı ve liderliği ele almalıyız…

BİZE KATILMAK İSTER MİSİNİZ?

ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

guwuste
ordap
birkonfed
guwuste
ordap
birkonfed
guwuste
ordap
birkonfed

Telif Hakkı © 2024 GÜÇLÜ TÜRKİYE PLATFORMU

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.