Ekonomik Krizin Sosyal Hayata Etkisi: İstanbul’dan Şile’ye Kapanan Mekanlar…

Son dönemde yaşanan ekonomik kriz ve doların yükselmesi, halkın alım gücünü ciddi şekilde düşürdü. Bu durum, insanların dışarıda yemek yeme, çay içme gibi basit sosyal aktivitelerini bile olumsuz etkiliyor. İstanbul’un Şile ilçesinde bulunan ve deniz kenarındaki balıkçıların kapanması, bu durumun en somut örneklerinden biri. Eskiden sabahlara kadar açık olan, sıcak ve samimi mekanlar birer birer kapanıyor. Beşiktaş’tan Adana’ya, Hatay’dan Tekirdağ’a kadar birçok yerde benzer durumlar yaşanıyor. Şile’de deniz kenarındaki seyyar balıkçı dükkanının önünde çekilen bir fotoğraf, bu durumun ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne seriyor. Bu kapanmalar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal yaşamı da olumsuz etkiliyor.

Ekonomik krizin etkisiyle, tiyatroya, sinemaya gitmek gibi kültürel etkinlikler de lüks hale geliyor. Gençlerimiz bu tür faaliyetlerden mahrum kalırken, toplumun genel ruh sağlığı ve moral seviyesi de düşüyor. Tiyatroya, sinemaya gidemeyen bir toplum, kültürel zenginliğini yitirme riskiyle karşı karşıya kalıyor. Ayrıca bugün ülkemizde dolar çok yükseldi. Yükselmesiyle beraber, gençlerimiz evlenemiyor. Evlenmek isteyen gençlerimiz bile boşanma korkusu yaşıyor ve maddi durumdan dolayı evlenemiyorlar. Boşanmalar artıyor ve toplumun psikolojisi bozuluyor. İnsanlar bir araya gelip sosyalleşmek yerine, ancak belediyelerin düzenlediği konserler gibi etkinliklerde buluşabiliyor. Toplum hasta olursa, ülke de hasta olur. Bu durum, zengin veya rahat olan kişileri bile etkiler. Yaşam bir terazi gibidir, insanlar eşit şekilde bir şeyleri alabilmeli, yiyebilmeli, çaylarını içebilmeli, tiyatroya gidebilmeli.

Beşiktaş Çınar Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertan Yılmaz olarak bunları söylemek ve hatırlatmak zorundayım. Çünkü bu, toplumun genel sağlığı için önemli. Alım gücünün düşmesi, ekonomik koşulların zorlaşması ve insanların dışarıda sosyalleşme imkanlarının azalması, toplumun genel moralini de olumsuz yönde etkiliyor. Bu durumun farkında olmak ve çözüm yolları aramak, toplum olarak daha sağlıklı bir geleceğe adım atmamız için önemli. Belediyelerin ve yerel yönetimlerin desteğiyle, belki de bu olumsuz gidişat bir nebze de olsa durdurulabilir.